27 Ocak 2009 Salı

DOLU DOLU BİR ŞARKI


Evet! Dolu dolu bir şarkı.Lynda Lemay,Kelebekli şantöz.Muhteşem bir ses. seslendirdiği bütün şarkılarını keyifle dinliyorum.Hangi ruh halinde olursanız olun,şarkıların anlamını anlamasanızda;tarz ve sesi insana huzur veriyor.Sevdiğim şarkılarından biri "Un Homme de 50 Ans"="50 yaşında bir adam arıyorum" tercümeyi sizlerle paylaşmak istiyorum.Sözler benim çok hoşuma gitti.



'ELLİ yaşında bir adam arıyorum,
Her düşü kurmuş,her düşü yitirmiş.
Yeterince istemesini bilmiş,
Şimdi ne istediğini bilecek kadar.'


'ELLİ yaşında bir adam arıyorum,
Her borca girmiş,her borcu ödemiş,
Sonra yeterince papel edinmiş,
Ama paradan gözleri kamaşmayacak kadar.'


'Elli yaşında bir adam arıyorum,
Hem cezbetmiş,hem tiksindirmiş,
Ve yeterince çocuk edinmiş,
Duyarlılıktan anlayacak kadar.'

'ELLİ yaşında bir adam arıyorum,yaşamış
Her tütünü içmiş,her içkiyi devirmiş,
Kadın çıplaklıklarını öğrenmiş,
Artık gerisini aramayacak kadar.'

'ELLİ yaşında bir adam arıyorum,
Veremeyeceği şeyin farkında olan,
Geçmişi geleceğinden fazla olan,
Ama zamanı olacak kadar zamanı olan.'

'ELLİ yaşında bir adam arıyorum,
Kendini en boktan şeye hazırlamış,
Zamanın iyileştiremeyeceğini öğrenmiş,
Ve çok cenazeler kaldırmış kadar.'

'ELLİ yaşında bir adam arıyorum,
Gerçekten kaçmamayı anlamış,
Yalan söylememek cesaretini edinmiş,
Hissiyatlarından tüymeyecek kadar.'

'EVET,elli yaşında bir bey arıyorum,
Kendisini artık ciddiye almayacak,
Fakat beni sükunetle sevecek,
Ve elinden gelecek her şeyi yapacak kadar.'

'BİR adam arıyorum,öyle güçlü olmasın
Çünkü kimse asla güçlü değil,
Bir adam arıyorum,yüzünde kırışıkları
Ve hafızasında gizlenecek şeyleri kalmamış olacak kadar.'

'BİR adam arıyorum,etrafta ibadullah
Fakat hiç rastlayamadığım,
Bir adam,benim hüznüme benzeyecek
Ve belki beni bekleyecek kadar.'

'BİR adam arıyorum,ellilik işte
Aşağısı da olur,yukarısı da olur
Tabii mükemmeli olmaz,
Ama işte nihayet benim olur.'

'BELKİ bütün hayat için değil,
Fakat öylesine gerçek zamanlar için ki,
Her hatırlayışımda kalbim yırtılmayacak kadar.'


Böyle bir özlemi olanlara.Buradayım diyecek karşılaşmaları diliyorum.Şansınız bol olsun.Umutlarınız,Ümitleriniz hiç bitmesin.












































Etiketler:

20 Ocak 2009 Salı

Afiyet Olsun....:)) REVANİ

Revani
ŞERBETİ :
4 su bardağı .......Toz şeker
4,5 su bardağı .......Su
1 tatlı kaşığı .......Limon suyu ..........Kaynatılıp Soğutulacak.

KEKİ :
7 adet ..............Yumurta
1 paket ............Hamur Kabartma Tozu
1 paket ............Vanilya
2 su bardağı ... Toz Şeker .........................İyice Çırpılır
İçine..Bir tutam Sevgi.:)) ve
2 su bardağı ... un
2 su bardağı ... İrmik
1 su bardağı ....Sıvı Yağ
1 su bardağı ....Su
ilave edilip..........................İyice karıştırılarak ,tepsiye dökülür.
Soğuk fırına konularak; 170 derece sıcaklıkta pişirilir.
Fırından çıktıktan sonra;üstündeki buharı biraz havalandırılır ve ikram edilecek
büyüklükte kesilerek SOĞUK ŞERBET üstüne dökülür.
soğuyunca hindistan cevizi rendesi ile süslenerek ikram edilir.

6 Ocak 2009 Salı

İÇİM ACIYOR


Artık televizyon izlememek,

haberleri dinlememek,

gazetelere bakmamak istiyorum.

Nedir bu yaşanan? Bu vahşet..!

İnsanlık ayıbı?

İnsanlık dramı?

hangi kelimeyi yerleştirmem gerektiğini bulamıyorum........!?!?


Gazze yanıyooR.

Asker,sivil, kanlar içinde,yitiyor.

Masumlar: daha tadına varamadan güzelliklerin;

Düşmanlığı,kargaşayı,karmaşayı tanıyor ve sığınacağı kucakları yitiriyor.



Ya suskun bedenler!

Haykırmıyormu "neden"?...."neden bu vahşet"?

"Kimbilir kaç kişinin hırsı,
hangi hesapların,
hangi çıkarların,
dayanılmaz istemlerini yaşıyoruz" diye sormuyormu!?


İki dudağın arasından " VUR"!.... yerine,




"DUR ".....sözcükleri çıkamazmı!?



Senaryosu hangi zamandan beri yazıldıki bu vahşetin ?
Film seyreder gibi izliyoruz ekranlardan, film izlercesine.

Gözyaşlarımıza mani olamasakta; zaman zaman :
içimiz cızlaya,yüreğimiz sızlaya,sızlaya seyrediyoruz.


İçimiz acıyarak izliyoruz.Yardıma koşamamanın verdiği ızdırapla,
Hiçbirşey yapamamanın verdiği utançla..........
Sadece seyrediyor ve kınıyoruz.!

Yetmiyor,
yetmiyor dindirmeğe yangınlarını; yüreklerin.
Yetmiyor,
yetmiyor durdurmaya:kaçmaya çalışırken korkusunu; yüreklerin..! .

Ahh ATAM !.....

ATATÜRK'üm.!

Duymamışlar senin ulu sözünü .
Sanki yakalayamamışlar insani duyguları.
Dünyaya haykırmak istiyorum.


Haykırmak istiyorum;olanca gücüyle gönlümün,
Konuya ,komşuya, içerdekilere,dışarıdakilere sesleniyorum...................



ATAM istiyor ve diyor ki :


"YURTA SULH, CİHANDA SULH"


Hanife Pehlivanoğlu